İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Buralar eskiden hep “Dutluk”tu! – Olympos da Betonlaşmanın Eşiğinde

Türkiye, tarihî ve turistik değerleri itibariyle zengin bir ülke olması noktasını her zaman dile getiriyor. Fakat artık bu özelliği, git gide betonlaşmanın altında ezilmeye başladı, demek yanlış olmasa gerek. Üzerinde yaşadığımız alanın doğal ve tarihî güzelliklerini korumamız ve yaşatmamız gerekirken, biz hırslı bir duyarsızlık ile daha çok beton ve az ekoloji mantığı güdüyoruz. Yakın zamanda Hasankeyf’i sular altında bırakırken hiç umrumuzda olmadı tarihî geçmişi, ya da Salda’yı özelleştirdiğimizde doğal yanına çokta takılmadık. Şimdi sıra Olympos’ta… Antik Likya Yolu‘nun en gözde kentlerinden olan Olympos Antik Kenti, Antalya’nın Kumluca ilçesinde bulunmaktadır. Türkiye’de, tarihi ve turistik bir öneme sahip olmasının yanı sıra, huzurlu ve nefes aldıran yapısıyla birçok insanın kaçabildiği bir yaşam alanı da olmaktadır.

Olympos, sadece turizm noktasında değil yaşadığı doğal felaketler ve problemlerle de yakın zamanda adını duyurmuştu. Yazır köyünün üst kısmındaki yaklaşık 400 dönümlük alan Orman Genel Müdürlüğü tarafından 2004 yılında bir vatandaşa özel ağaçlandırma yapılması için kiralanmıştı. Makilerin sökülüp yerine badem ağaçlarının dikilmesine yönelik çalışmaya o dönem mahalle muhtarlığı karşı çıktı ve olay mahkemeye taşınmıştı. Aynı zamanda halk bu olay üzerine eylem yaparak tepkilerini dile getirmişlerdi. Yine yakın bir süreçte 2016 yılında yaşanan orman yangını da Olympos’un doğasına büyük zararlar vermişti. Günümüzde ise dünyaca ünlü 1. derece sit alanı olan bölgenin derecesi düşürülerek, 3. derece sit alanı içerisine yerleştirilme kararı onaylandı. Fakat aynı adı taşıyan ve kazıları süren Olimpos Antik Kenti ise 1. derece arkeolojik sit alanı olarak hala korunmaya devam ediyor.

Olympos’ta  muhtarlık yapmış, şuan Kumluca Belediyesi meclis üyeliği yapan Halil Karataş, Olympos’un 1. derece arkeolojik sit alanından, 3. derece arkeolojik sit alanına çevrilmesini şu sözlerle dile getirdi; “Uzun yıllardan (2004) beri üzerinde titizlikle çalışılan Olympos Koruma Amaçlı İmar Planı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmış olup, önümüzdeki günlerde Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde ve Kumluca Belediyesi’nde askıya çıkacaktır. Olympos halkı olarak başta Kültür ve Turizm Bakanımızın nezdinde emeği geçen siyasetçi, bürokrat ve teknik olarak çalışan herkese teşekkür ediyoruz.”

Karataş konuşmasının devamında ”Plan çalışmaları çerçevesinde Olympos’ta yaşayanlar mağdur edilmeyecek. Betonlaşma olmayacak. Ahşap yapılar korunacak. Yeni yapıların da ahşap olması gibi belirgin kararlar alındı” şeklinde açıklama yaptı. Fakat bu haber üzerine gelen tepkiler, betonlaşma ihtimalinin yüksek olduğu ve yapının bozulacağı yönünde bir endişe içermektedir.

Sosyal medyadan da yoğun tepkiler alan kararı, yaşam savunucusu Birsen Tanyeri’de, “Tüm sit alanlarını kullanıma nasıl açabiliriz, diye düşünüyorlar. Yapılaşmaya açmak insanların oraya daha fazla gelmesine, yoğunluğa neden olacak. Salda’da olduğu gibi kullanıma açarsanız orayı koruyamazsınız. Ama oraya konaklamayı, yeme içme tesisini koyduğun zaman bu koruma olmuyor artık. Antik kentte kazı çalışmaları sürdürülüyor. Onun dışındaki alanı resmen kullanıma açmak bu karar. Arkeolojik alan dışında kalan alanlar ne olacak? Konaklama tesisi daha çok insan davet eder; o kadar insanın atığı derelere, derelerden de denize akacak, arkeolojik alan da zarar görecek.” sözleri ile değerlendirerek, endişesini dile getirdi.

Durum bu şekilde tepkilere rağmen ilerlerken, elimizde bir tutam yeşilden ve geçmişin izlerinden başka birşey kalmadığını da hatırlamak gerektiğini düşünüyorum. Mavinin yeşil ile buluştuğu, sağlıklı günlere…

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir